top of page

Çakralar Hakkında Bildiklerinizi Unutun: Christopher Wallis ile Kadim Kaynaklara Yolculuk

  • Yazarın fotoğrafı:  Bengisu Güldiken
    Bengisu Güldiken
  • 12 May
  • 2 dakikada okunur

Çakralar… Hemen hepimizin bildiği, hatta çoğu zaman karşılaştığı bir kavram. Ancak çoğumuz, çakraların ne olduğunu ve nasıl çalıştıklarını yüzeysel bir şekilde biliyoruz. Bugün, çakra sistemine dair en yaygın anlayışın ötesine geçelim ve Christopher Wallis’in kadim öğretilere dayanan, derinlemesine bir bakış açısını keşfetmeye başlayalım.

Wallis, Tantrik bilgeliği ve Sanskrit metinlerinin derinliklerine inerek, çakraları sadece bir enerji merkezi olarak görmüyor. Onun gözünden, çakralar daha fazlası; spiritüel bir yolculuk, ruhsal dönüşüm için birer kapı.


Kadim Metinlerde Çakraların Anlamı

Çakralar, günümüz yogasında sıkça karşılaştığımız basit enerji merkezlerinden çok daha fazlasıdır. Shiva Samhita, Padma Samhita gibi kadim metinlerde çakralar, insanın içsel yolculuğunda belirli aşamaları ve engelleri sembolize eden derin öğretiler olarak yer alır.

Bu metinlerdeki çakralar, modern yoga anlayışımızdan çok farklıdır. Her biri, bir arketipi, bir enerji bloğunu, bir ilahi gücü temsil eder. Çakraların, duygusal durumlar ve renklerle ilişkilendirilen öğelerden daha çok, bireyin kozmik birliği ve ruhsal yükselmesiyle ilgili sembolik işaretler olduğunu görürüz.


Modern Çakra Anlayışının Kısıtlamaları

Modern çakra öğretisi genellikle şunları içerir:

  • Yedi temel çakra, sırasıyla renklerle ilişkilendirilir (kök çakra kırmızı, taç çakra mor…),

  • Her çakra belirli bir duygusal ya da psikolojik durumu temsil eder.

Fakat Christopher Wallis, bu popüler anlayışın kadim öğretilerle uyumlu olmadığını belirtir. Ona göre, Batı’daki çakra öğretisi, yeni çağ batıl inançları ve ezoterik geleneklerin harmanıdır. Wallis, çakraların, modern öğretimlerin ötesinde daha çok bir spiritüel deneyim yolu sunduğunu vurgular.


Çakra Sistemi: Gerçek Anlamını Keşfetmek

Çakralar, eski metinlerde, daha çok tanrısal enerjinin ve evrensel güçlerin içsel birer yansıması olarak görülür. Wallis’e göre, çakra sistemi sadece bir enerji akışı değil, bir tanrısal birleşme yoludur. Bu yolculuk, yoga ve meditasyon gibi pratiklerle gerçek anlamını bulur.

Örneğin, Manipura çakrası (göbek çakrası), yalnızca kişisel güçle ilişkili değil, aynı zamanda içsel ateşi ve ruhsal bilgeliği de simgeler. Anahata (kalp çakrası) ise, sadece sevgiyi değil, hiç duyulmamış evrensel sesin yankısını barındırır.

Çakralar, modern yaklaşımlarla fazla sadeleştirildiği zaman, bu derin anlamlardan yoksun kalır. Gerçek çakra çalışması, her bir merkezle derin bir meditasyon, mantra çalışması ve ritüel pratiği gerektirir.


Christopher Wallis’ten Çakraları Derinlemesine Anlamak

Wallis, çakra sistemini tek bir basit yapı olarak görmek yerine, her bir çakrayı farklı ruhsal seviyelerde bir dönüşüm süreci olarak kabul eder. Bu süreç, kişinin sadece bedensel değil, ruhsal bir evrimine de katkıda bulunur.

Çakra çalışmaları, yalnızca bir meditasyon pratiğinden daha fazlasıdır. Bir yaşam tarzı, bir ritüel, bir öz disiplin gerektirir. Çakralar, sadece içsel güç değil, evrensel birliğin kapılarını açar.


Wallis’in öğretilerine göre, çakraları doğru bir şekilde çalışmak için ilk adım, onları basitleştirmekten kaçınmak ve gerçek anlamlarını derinlemesine keşfetmek olmalıdır. Çakralar, birer enerji merkezi olmaktan öte, spiritüel bir deneyim ve ilahi bir bağlantı yolu olarak kabul edilmelidir.


Christopher Wallis’in Önerisi: Sembolleri Derinlemesine Keşfet

Wallis, çakraların sembolik yapısını basitleştirmek yerine, onları derinliğine anlamayı savunur. Her bir çakra:

  • Sadece bir enerji noktası değil,

  • Karmaşık bir mantra ağı, tanrıça enerjisi, beş element ve evrenin dokusu ile örülüdür.

Bu yüzden gerçek çakra çalışması; yoga matının ötesine, meditasyon, Sanskrit çalışması ve kişisel sadanaya uzanır.


🌻 Eğer çakraları çalışmak istiyorsak, bu sistemin popüler haliyle yetinmek yerine, onu doğduğu kültürel bağlamda anlamaya çalışmalıyız.


🌻 Bu, sadece bilgi edinmek değil, ruhsal bir disiplin ve adanmışlık gerektiren bir yolculuktur.


 
 
 

Comments


© Sunflover Yoga by Bengisu Güldiken.

bottom of page